Tag Archives: elbise

Kırmızı Plise Elbise

Standard

Ben küçükken Akşam Sanat Okulu Giyim Bölümü mezunu annem dikerdi giysilerimi. Kate Middleton bile o kadar çok dantel, şifon ve fırfır görmemiştir hayatında. Saçlarım sık sık bigudilerle sarılırdı, henüz çocuklara oje ve ruj sürmek istismar sayılmıyor ilginci bizim de dengelerimizi kaydırmıyordu. Bir Shirley Temple edasında koşturuyordum tozlu sokaklarda kabarık etekli elbiselerim ve el örgüsü kemik rengi dantel hırkam ile. Etolüm vardı benim be ne diyorsun sen.

IMG_2118[1]

İlk gençlik yıllarımda her tanıdığın düğününe bir elbise dikilir oldu en abiyesinden, hal böyle olunca ileri ki yaşlarda aklınıza gelebilecek en düz elbiseleri giyme eğilimi başladı bende.

Düğünümde gelinlikçi ile uzun kavgalarımız sonucu dümdüz bir elbise ile o atölyeden çıkarmayacağını kesin bir dille bildirip gelinliğimde dantel kullanmaya ikna etti ama altına düğün salonundaki tüm çocukları soksan saklayabilecek kabarıklıktaki piremses eteğine asla, hem zaten kocakişisi ve kardeşim tarlatan diyemiyordu da zaten.

 Neydi o, neydi?

Şarlatan.

Hah şarlatan.

İlk görümcelik deneyimimi yaşarken pantolon ceket bir takım giymiştim, evin tek kadını olmamdan mütevellit de aile fotoğrafı çekilirken mafya ailesi gibi bir imaj vermiştik. İkinci görümcelik deneyimim şık bir kokteyl elbisesi ile kazasız belasız atlatıldı.

Demem o ki parlaklı, şıkır şıkır, bombastik giysilere çocukken öyle doydum ki şimdi zinhar olmuyor.

Ama kumaş ise söz konusu insan bazen kendine engel olamıyor alıyor işte en parlağından. Kırmızı dersen akan sular zaten duruyor. Hayır en sevdiğin renk mi desen değil ama elimin en çok gittiği renk.

 Spagetti askılı slip elbiseler bir iki yıldır en sevdiğim elbise modellerinden, ben tişört üzeri giyiyorum, kazak üzerine de giyeceğim de kazaklık ortamım yok.

IMG_2100[1]

İki kalıp kullanıyorum bu elbiseleri dikmek için ikisinden de ziyadesiyle memnunum ama kalıbı bire bir uygulamıyor mutlaka milyon değişiklik yapıyorum onu da belirteyim. Kalıplardan biri 2014 Ekim 118 numaralı crop top üst kalıbı, diğeri ise 2011 Mayıs 110 numaralı elbise kalıbı siz bu tarz herhangi bir kalıbı da kullanabilirsiniz yani.

 

 

20170806_170351[1]

Yalnız pilise bir kumaş dikmekse benim gibi niyetiniz pileleri teyelle kapatacaksınız tembellik yapmaya kalkmayın kumaş ziyan olur eliniz böğrünüzde kala kalırsınız ve ben de karışmam.

20170813_132330[1]20170806_183040[1]

Bu elbiseyi dikerken öndeki V yakanın daha da bir açığını yaptım arkaya ve spagetti askıları iki tane çalışıp arkada çaprazladım.

IMG_2102[1]

IMG_2104[1]

IMG_2108[1]Beyaz tişörtümün üzerine geçirdiğim elbisemin altına zımbalı botları yakıştırdım ben siz isterseniz stiletto giyin ben almayayım ama, çoraplarım ise incili, incilerini de ben diktim o detayı da atlamayın.

IMG_2117[1]

İşlemeli Tül Kumaştan Elbiseyi Ornitorenk Dikerse Böyle Diker ;)

Standard

İtiraf edelim işlemeli tül kumaşlar hepimizin bayıldığı kumaşlardan, ama şöyle bir durum da var ki çoğumuzun tarzı değil.

Ya da benim değil.

Ya da değildi.

IMG_2596[1]

Nasıl ki pazen kumaşla modern çizgiler dikmek hoşuma gidiyorsa feminen kumaşlarla da maskülen ve net çizgileri seviyorum.

Elbise için Burda dergisinden düz bir bluz kalıbı kullandım ama kalıp bilgisi tamamen aklımdan çıktı, zaten tişörtünüzü kumaş üzerine yatırıp biçebileceğiniz cinsten düz bir model. Elbiseyi tamamen overlok ile diktim. Etek, kol ve yakayı baby overlok ile temizledim ve kumaştan kestiğim yaprak ve çiçek işlemeli parçaları elde yakaya monte ettim. İçine daha önce diktiğim kalın askılı siyah bir elbisemi giydim. Zımbalı botlar, soket çoraplar da işin içine girince benim tarzım oldu.

Başka bir zaman jean pantolon ile de denemek istiyorum bu elbiseyi.

Elbisem hakkında ve işlemeli tül elbiseler hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Giyer miydiniz ya da nasıl kombinlerdiniz?

IMG_2600[1]IMG_2601[1]

Once Upon a Time

Standard

Sene 2004 Ankara’da ev arkadaşlarım ile yaşıyorum ve içlerinden biri dikiş dikiyor. Ben ise bir terzinin kızı olarak teyel bile sökmemişim daha. Çok hevesleniyorum iki kumaş alıyorum ve ev arkadaşıma makine nasıl kullanılır bana göstersene diyorum.Bir parça kumaş ile düz dikiş nasıl dikilir gösteriyor. Ardından çok sevdiğim bir elbisemi yatırıyorum gazetenin üzerine ve kalıp çıkarıyorum iki yeni elbisem oluyor. İşte o zamanlar bir gün gezmeye çıktığımızda sokakta dergi satan bir tezgahtan kendime bir dergi alıyorum. İade edilmiş önceki ayların ve yılların dergileri sokakta sahaflarda çok daha uygun fiyata satılıyor. İşte bu elbise o dergiyi alma sebebim. Kalıba vuruluyorum resmen ama dergiden kalıp çıkarmayı bilmiyorum o zamanlar. Ve uzunca bir süre yeniden dikiş dikmek aklıma gelmiyor yıllarca.
Sonrasında kendime makine alıp aktif dikiş diktiğim dönemlerde de bu dergi elime geçiyor modele iç geçiriyor ama yine dikmiyorum. 2003 yılı Kasım ayı 118 numaralı model.

Elbiseyi diktiğim kumaş ise yine nereden baksanız beş yılı aşkın zamandır kumaş dolabımda, çok beğeniyor öpüp okşayıp kaldırıyorum.

Elbise bu arada resmen bir puzzle toplamda 15 parçadan oluşuyor ve en küçük kalıp bile bana bir beden büyük bu da demek oluyor ki kalıp elden geçmeli ve 15 parçanın her biri ölçülere sadık kalarak küçültülmeli bu ise son bir yıldır elbiseyi dikmeye girişmemi engelleyen kısım.

Nihayetinde kendi ölçümü alıp kalıbı kendime göre uyarladıktan sonra kumaşımın iplik yönüne dikkat ederek biçme kısmı ise tam bir cambazlık çünkü kumaş az parça çok.

Nihayetinde 15 parçalı puzzleımı birleştirip elbiseme kavuşuyorum.

Yine yıllar önce el yapımı rahibe işi dantel bir yaka bulmuşum buradaki çocuklar yararına satış yapan bir derneğin ikinci el satış yerinden. Muhtemelen bir İngiliz tarafından bağışlandı yaka çünkü derneğin destekçilerinin çok büyük kısmı İngilizlerden oluşmakta.
Bizim memleketimizde bizim çocukları bizden daha çok düşünen insanlar. Siz ikinci el dükkanları ve pazarları hakkında ne düşünüyorsunuz, yaşadığınız yerde var mı? Ön yargılı davranmayın oralar hakkında, arasanız bulamayacağınız şeyler bulabilirsiniz mesela benim yakam gibi. Brüksel’den astronomik ücretlere alabileceğiniz yakayı ben beş liraya aldım ve parası ihtiyaç sahibi çocuklar için kullanıldı.

Yakayı elbiseye dikmiyorum takılıp çıkarılabilir bir şekilde kullanıyorum ki istediğim zaman elbiseyi sade de giyebileyim. Fotoğraf çekimi dört saatlik bir yolculuk esnasında yol kenarında hoşumuza giden ormanlık bir alanda yapılıyor bu esnada yakayı arkadan bağladığım kurdela biraz gevşemiş siz artık onu da görmezden geliverin nazarlığım olsun.

İşte bunca lakırdıya sebep little black elbisem, Fransız Mürebbiye gibi olmamış mıyım sizce de? Ya da Addams ailesinden Wednesday mi demeliydim? 😊

Güneş Tadında Elbiseler

Standard

Pazenlere fısıldayan kadınlar, bahar kokulu giysiler derken güneş tadında elbiseler ile karşınızdayız.

Winter is coming bebeğim demek de nasip olur belki kim bilir.

Bu etkinlikte kullandığımız kumaşlar keten, penye ve viskondu. Daha önceki etkinliklerde bana çokça viskon parça yutturulmaya kalkışılınca sizi mi kıracağım hadi bu etkinlikte coşun dedim.

Özlem ile aynı kumaşı farklı modellerde diktik. İlk o dikti ve onun nefis elbiselerini görünce bir an ümitsizliğe kapıldım onun kadar iyi iş çıkaramayacağım diye. Kumaş seçimlerine hayran olduğum bu kadın aynı zamanda kumaşlara en uygun modelleri bulmakta ve bu modelleri en iyi biçimde dikmekte oldukça usta.

Gökçe altı parça dikti kumaş model birlikteliğini çok iyi yakaladığı bu parçalardan ikisinde aynı kalıbı kullanarak iki farklı bluz yaptı. Bu kalıp başka katılımcılar tarafından da çok sevildi ve farklı şekillerde dikildi. Her seferinde çok beğendim ben de en kısa zamanda denemeliyim.

Aycan da meşhur kalıbı kullananlardan, bu kalıp bu etkinlikte çok sevildi ve bence bu yaz daha çok dikilecek gibi.

Mayıs 2017 Burda dergisinin kapak modelinin bir yorumu da Irmak Hanımdan.

Hayrun’un diktiklerini fotoğraflamak için çıkıp gideceğim bir gün yanına, çok güzel dikiyor çok ince detaylar kullanıyor. Dikiş diken herkes bilir ki bir heves dikersiniz ama fotoğraflamak için ortam, ışık, fotoğrafçı bir araya gelecek diye bekler de beklersiniz.

Sevilay Uygur güzel bir tulumla katıldı etkinliğe.

Gonca indigo ve kırmızıyı bir arada kullandığı bu eteği dikti ve kumaşını önceden görsem dikme sen onu sana yakışmaz bana gönder derdim sanırım tahmin etti ki dikiş aşamasından hiçbir kare paylaşmadan bir gün aniden işte eteğim bu dedi.

Ece Hanım Burda Temmuz 2017 102 numaralı kalıbı ile cıvıl cıvıl bir şort tulum dikti.

Meri ‘ile etkinlik başlangıcı ile paralel bir zamanda tulum dikelim diye sözleşmiştik hal böyle olunca birer tulum diktik ama bana Buse’ye yakıştığı kadar yakışmadı tabi :I

Cansu hanım birbirinden şık parçalar ile katıldı etkinliğe bir tanesi DG nin ortanca desenli kumaşına göz kırpıyor.

Emel ben gibi fantastik sever, bu güzel elbiseleri ve şalvarı dikti Star Wars’ın başına bir iş gelirse benden bil Emel.

 

Seda bu sefer adının hakkını verdi. Hem siyah hem dantel dikti, üstelik güzel kırmızı bir gül de kondurdu elbisesine hem de İspanyol kollu yaptı. Üstüne bir de dantel kollu güzel bir tişört dikti daha ne yapsın bu kız Allah aşkına?

Neslihan Eryüksel çiçekli güzel bir elbise dikti. Çiçek desenleri yaza bir başka yakışmıyor mu?

Funda ile etkinlik başında anlaştık bu sefer coşalım diye bir keten bluz, viskondan etek, elbise ve şalvar dikti. Renklerle ne güzel oynamış ve kendine nasıl da yakıştırmış baksanıza.

Nesrin Gürcan dikmek isteyip dikemediğim her şeyi dikti bu etkinlikte. Kıskanmadım desem yalan olur.

Mevlüde kendine tatil gardrobu hazırladı pek çok yakında havalı havalı Ege sahillerinde olacak bekleyin Mevlüde’yi.

Türkan tam bir yaz elbisesi dikti kendine ılık yaz akşamı ve limonata tadında.

Elvan Hanımın siyah elbisesinin zarafeti için kuracak cümle bulamadım. Kendimi salaş tişörtlerin şalvarların içinde çok rahat hissediyorum ama şöyle elbiseler görünce de eriyorum. Diğer diktikleri de yine harika.

Fatma zaten keten diksin diye yaratılmış.

Fulya keten kumaş kullanarak diktiği crop top bluza elleriyle özgün desenler çizdi. Çizdiği harika illüstrasyonları bu şekilde dikişle birleştirmesi çok yaratıcı.

Gül ile her etkinlikte bir maceramız oluyor mutlaka beni bir kez kandırmayı deniyor J sonra anlaşıyoruz. Bu etkinlik için 15 parça dikti diyeyim ve sessizce ayrılayım sahneden, kız çalışkan bebeğim.

Necla çizgili volanlı trendy bluzu ve havalı wrap elbisesi ile aramızda.

Hülya Öztürk namı diğer masum meleğin kanatları cıvıl cıvıl bir etek dikti.

Dilara Hanım kumaşla çok güzel oynamış verev yatay dikey kullandığı parçaları bir araya getirerek güzel bir elbise ve bu sezonun gözdelerinden önden düğmeli etek sahibi oldu.

Bahar Pınar için macaron desenli tatlı mı tatlı fiyonk ile detaylandırdığı cici bir penye elbise dikti.

Hobimanik bir bluz ve bir şort ile katıldı etkinliğe.

Nina Kara simpliciyy1276 numaralı kalıbı kullanarak güzel bir elbise dikti.

Made by Duygu yaz rengi pembe efil efil bir elbisesinde Mart 2017 Burda dergisinden 117 numaralı kalıbını kulanırken diğer elbisesini pinterestten gördüğü bir modeli kullanarak dikti.

Emel Bayrak jungle desenli omuzları açıkta bırakan güzel bluzu ile katıldı etkinliğe.

Fiyedos butik kardeşi ve kendisi için bayramlık dikti.

Melahat omuzları açık keten bluzu ve çizgili pantolonu ile yazın trendlerini yakaladı.

Tuğçe jean kumaş ve penyeyi bir arada kullandı.

Türkan Hanım kızı için içi de dışı kadar güzel olam bu elbiseyi dikti ama elbiseyi sahibesine henüz ulaştıramadığı için kızının üzerinde şimdilik göremiyoruz.

 Bana gelince üç tişört, bir tulum, bir pantolon ve iki elbise ile kapattım bu etkinliği.

Benimle birlikte diken herkese teşekkürler ve sevgiler.

Limon Desenli Yazlık Elbise ve 52 Haftada Baskı 27. Hafta

Standard

Dikilip fotoğraflanamayan bir elbise bir blog yazarı için inanılmaz bir rahatsızlık konusu, biliyorum yaşadım.

Bu elbise aylarca biçilmeyi, haftalarca dikilmeyi ve üzerine bir o kadar da ütülenip giyilmeyi bekledi.

limon2

Model arayışına girdiğimde hep şöyle şık şeyler aklımı kurcalasa da en sonunda salaş ve rahat bu model gönlümü çeldi. Aşağıdaki fotoğrafta Rachel üzerinde gördüğünüz şık giysi aslında Kate Spade New York tarafından geçmiş sezonlarda yapılmış bir etek bluz ve bluzun arkası kollarda kullanılan sarı kumaştan yapılmış aslında günlük bir giysi ve tamamen bloggerın kullanım şekli ile havalı bir elbiseye dönüşmüş ancak benim istediğim havalı görünmek değil rahat etmek.

kate-spade-ny-lemon-dress

Kalıp Burda Dergisi Temmuz 2015 Sayısı 115 numaralı model. Yukarıdaki ikilinin bir elbisede birleşmiş ve ben olmuş hali.

7-2015-115

Kalıbı kullanırken kendi bedeninizde biçmenizi salık verebilirim zira ben salaş gürüntüyü abartmak adına bir beden büyük biçtim ve elbisenin bu havasını sevdim birbirimizden ayrı hareket edebiliyoruz üzerime yapışmıyor. Ancak cepler bana göre çok aşağıda kaldı aslında elbiseye bambaşka bir hava katan ceplerini kullanma şansım olabilmesi için ya yukarıya almalıyım ya da tamamen iptal etmeliyim.

Aynı zamanda bir 52 Haftada Baskı projesi zira kolları için düz limon sarısı bir kumaş bulamayınca kumaş boyası alıp kumaşı boyadım. Ancak kumaşı boya içinde çok az bekletmeme rağmen limondan ziyade güneş sarısı oldu. Renk solsun diye uzun süre duru su içinde beklettim sonuçta tam istediğim renge ulaşamadım ama yinede kumaş içindeki desenlerde kullanılan bir tık daha koyu olan sarıya ulaştım.

limonlu elbise2 limonlu elbise3

Kolay bir model yakayı pervaz ile çevirdim.

limonlu elbise1

Kelebek kol diye bahsedilen kol aslında sanırım iki kat biçilmesi gereken bir kol ancak kumaşa kalıp yerleşimini verdikleri resimde o ayrıntıyı atladıkları için tek kat biçtim ya da onlar kol ucunu nasıl olsa kıvırmayı akıl edeceğimizi düşündükleri için tek kat biçiliyor da o ayrıntıdan bahsetmiyorlar velhasıl bu denli basit bir elbisede bir an durup düşünmeme neden oldular halbuki ben böyle bir elbiseyi dikerken modelin basitliğinden dolayı bir çırpıda iş çıkarırım sanmıştım. Kol altlarını biye ile temizledim. Dediğim gibi bu kısımda Burda Dergisi anlatımı çok işime yaramadı açıkcası ama başına oturduğunuzda sabah dikip akşam gezmeye giderken giyebileceğiniz bir yaz elbisesi.

En sonunda Cumartesi günü giyip fotoğraflama şansım oldu çok sayıda mekan gezdik ve Kocakişisi giysi fotoğraflama konusunda daha bir iyi oldu sanki içlerinden seçim yapmakta oldukça zorlandım ve tüm bu bekleyişe değdi gibi.

limonlu elbise4 limonlu elbise5 limonlu elbise6 limonlu elbise7 limonlu elbise8 limonlu elbise9 limonlu elbise10 limonlu elbise11 limonlu elbise12 limonlu elbise13 limonlu elbise14 limonlu elbise15 limonlu elbise16 limonlu elbise17 limonlu elbise18

 

Mint Yeşili Olması Yetmez mi?

Standard

Aslında birikmiş onca taslak yazım var ama paylaşmaya nedense mecalim yok, bu durumdan bir şekilde kurtulmalıyım. Blog taslaklarında bir kaç yazı tutmak eminim çoğu blogger’ın yaptığı bir şeydir ama bu yazı sayısı onları geçmişse artık bu stok eritilmelidir. Yaklaşık olarak 42- 44 beden olan ve bu nedenden dolayı üzerimde fotoğraflama şansım olmayan bu elbiseyi Kazulet’in üzerinde göstereceğim size.

IMG_4610

IMG_4607

Mint yeşili ince keten kumaştan diktiğim salaş elbisenin asimetrik etekleri toplamda iç kısımdan dört noktadan toplanarak hareketlendirilmiş bir model. Aslında bir etek çizimi ve bir elbisenin üst kısmının kalıbını birleştirdiğim bu elbisede tek taraflı bel dikişinden torbavari cebide gözüme çok düz ve anlamsız gelen bele hareket katsın diye ekledim son anda.

IMG_4611

mint41

Bir arkadaşımın annesi anneler günü için kızına torunları ile birlikte salaş bir elbise hediye etmek istediği için dikilen elbise yetişmedi o güne. Elbette  alternatif düşünmüşlerdi zaten. Ben bu sipariş fikrine alışamıyorum üzerimde yarattığı baskı öyle büyük ki tüm şevkimi, yaratıcılığımı ve en minik zamanlarda bile dikiş dikme azmimi yitiriyorum. Kullandığım keten kumaş ince olduğu için içine bir de iç elbise diktim. Bir iki hafta evin salonunda Kazulet’in üzerinde arzı endam eden eve gelen arkadaşlarımızın bile varlığına çok fazla alıştığı elbise bir süre önce başka bir arkadaşımın dükkanında arzı endam etmek için ayrıldı benden.

İç mekan çekimlerinden hoşlanmasam da Kazulet’i alıp sokak sokak dolaştırma şansım olmadığı için fotoğraflar evin salonunun bir köşesi ve koridorundan, fotoğraflar henüz havaların bu denli ısınmadığı yağmurların devam ettiği zamanlardan. Evin tüm güzel ışık alan yerlerini koltuk, yemek masası, konsol gibi gereksiz şeylerle doldurmuşuz bir an önce onlardan kurtulup kendime fotoğraf çekebilecek bir alan oluşturmam gerek. Kapı Efekan’ın kapısı sarkan kağıtlar ise çeşitli zamanlarda oluşturduğu ve kapısına astığı resimli yasak listeleri, mesela kedi kızlarımıza kızdığı bir gün yaptığı kediler giremez resmi.

mint21 mint11 mint31

 

Çok Bohemiz Çok

Standard

Burda Dergisi Haziran 2013 sayısından bir giysi ile karşınızdayım. Dergide kalıp elbisede askıların ortadan tek bantla birleştirilmesi tişörtte ise iki ayrı bantla yanlardan birleştirilmesi sonucu iki farklı model şeklinde kullanılmıştı.  Bu elbiseyi kendindik.com İrem daha önce dikmişti hatta dergide önerilen askılarda hoş bir değişiklik yapmış ve dergide dikkatimi çekmeyen modelin benim için cazip hale gelmesini sağlamıştı. Bende askıları aynı modeli uygulayarak kulandım.

thumb_800x600_10

burdahaziran2013-108-9-7

Ancak onun dışında modelde bende bazı değişiklikler yaptım bakalım benim yorumumu nasıl bulacaksınız.

burdahaziran2013-108-9-2

Elbise normalde aşağıya doğru dümdüz inerken ben beline lastik mi dikmişim ne? Birde bambaşka bir giysiye ait suni deri tüylü kemer mi bağlamışım beline?

burdahaziran2013-108-9-3 burdahaziran2013-108-9-5

Aaaaa meğerse elbise değil iki parçamıymış bu giysi? Eeeee peki nasıl olmuş bu?

Nasıl mı olmuş? Ornitorenk iki yanı kahverengi güzelim kumaşını almış eline bakmış kumaşın eni onun boyundan uzun kahverengi kısım ya etek ucunda olacak ya omuzlarda bir öyle tutmuş üzerine bir böyle etek ucunda daha güzel görünmüş gözüne sermiş kumaşı yerleştirmiş kalıbı. Bu o kadar kolay olmamış tabi ön kısımdaki dikişin olduğu yer öyle bir hesaplanacak ki dikiş bittiğinde desen hiç kesintisiz devam edecek ve dikiş belli olmayacak yanlarda da desen bütünlüğü yine korunacak oflaya puflaya dinlene dinlene neredeyse yarım saatten uzun sürede yapmış biçme işini. sonra dergide verilen adımlarla başlamış dikmeye elbiseyi ve bir prova yapmak istemiş şöyle bir giymiş o da ne elbise öyle uzun ki etek ucundaki kahverengi gidiyor ama Ornitorenk’ e göre kumaşa havasını bu kahverengi kısım veriyor vazgeçmek mümkün değil yani kahverengiden. Ne yapsam ne etsem derken aklına çılgın bir fikir geliyor olur mu olur alıyor eline makası elbiseyi ortadan ikiye ayırıveriyor. Evet evet aynen böyle yaptım Elbiseyi ortadan ikiye ayırdım hemen etek kısmının üst kısmına bir tünel hazırlayıp lastik taktım ve lastikli bir eteğe sahip oldum. Ben işin bu kısmında hazırladığım tünelin içe gelecek kısmına bir ilik evi açarım ve lastiği buradan geçiririm ileride daraltma ya da genişletme gerekirse dikiş sökmeme hiç gerek kalmaz ilik evinden lastiği çekiveririm sizede tavsiye ederi.

Etek tamam ama tişört elbette olması gerekenden daha kısaydı bende kumaştan artan parçaların kahverengi kısmını kesip dikiverdim etek ucuna tabi tüm dikiş yerlerini bire bir denk getirmek önemli.

Böylece istersem tek tek kullanabileceğim istersem de tişörtün ucunu eteğin içine sokup küçük bir hileyle elbise haline getirebileceğim cicilerim oldu.

burdahaziran2013-108-9-4 burdahaziran2013-108-9-6 burdahaziran2013-108-9-1

Kumaştan kalan parçalarıda ziyan etmeye gönlüm razı olmadı bonus birde şu şortu diktim.

burdahaziran2013-108-9-bonus

Şimdi evde bu kumaştan minik bir iki parça var saç bandı bilemedin defter kabı bir şey yaparım ki  ben ondan.

Çekimler boyu beni bir dakika olsun yalnız bırakmayan ve varlığı ile fotoğraflarımı güzelleştiren Zeytin Hanımdan hepinize sevgiler.

Pazen Etek Dikiş Aşamaları

Standard

Eteğin kalıp çıkarma aşamasını daha önce aktarmıştım size, şimdi dikiş aşamalarını paylaşacağım.

model bu Burda dergisi Ekim 2012 121-A

Dergilerin dikiş aşamalarının anlatıldığı sayfalarında biçkinin de nasıl yapılması gerektiğine dair notlar bulunur, kumaş katına hangi parça koyulacak vs gibi bu talimatlara uygun olarak en az kumaş firesi verecek şekilde kalıpları kumaşın üzerine yerleştirip kaymaması için toplu iğne ile sabitliyoruz.

Dikiş paylarını da hesaplayarak kumaşı biçiyoruz.

Pens yerlerini kesmemize ya da çıtlatmamıza gerek yok sadece düzgün bir biçimde dikilmesi gereken kısımları toplu iğne ile işaretliyoruz.

p1p2p3

Özellikle temiz ve dikkatli dikiş isteyen kısımlarda işaretlerin kumaşın karşı tarafında aktarılması için ben sarı karbon kağıdı kullanıyorum sizde böyle küçük hilelere başvurabilirsiniz.

p4

Ön cep torbası görevini görecek olacak astarı cep ön yüzüne yüzü yüzüne gelecek şekilde iğneliyoruz. Arka cep torbasını da aynı şekilde iğneliyoruz.

p5 p6 p7

Cep alt kısmındaki yay gibi eğik dikişi dikerek ütü ile düzeltiyoruz.

p8

Cep dikişlerini yapıyoruz.

p11

Arkadaki pensleri dikerek ütü ile içe doğru yatırıyoruz.

p9

Louboutin’ in kırmızı tabanı varsa Ornitorenk Handmade ‘in de kırmızı astarı var. Pazen öyle özel bir kumaş ki giyecekseniz de bence racona uymak lazım kırmızıyı, maviyi, yeşili bir arada cesurca kulanmak lazım.

p10

Ön kemer orta dikişini kapatıyoruz. Ardından kemer ve cep kısmının oluşturduğu yayı birleştirip zigzak dikişle temizliyoruz.

p12

p13Ütü ile yaptığımız dikişleri düzeltiyoruz.

p14

Bir mola verip evdeki küçük prensle ejderhalar, dinozorlar yapıyoruz ruhumuzu dinlendiriyoruz.

p15

Arka orta dikişin üst kısmına fermuarımızı dikiyoruz.

p16

Oyun hamurlarımızın renklerinin de etekle aynı renk olduğunu bu minik ellerin sahibi sayesinde farkediyoruz.

p17

Tatlı ısrarlara dayanamayıp ip baskısına geçiyoruz, renklerin büyülü dünyasına dalıyoruz.

p18

Fermuarın altında kalan orta dikiş ve yan dikişleri kapattıktan sonra dikişin hemen dışından zigzag dikiş geçip dikişin hemen dışından kumaşın kalan kısımlarını kesiyoruz. Arka orta dikişte kalan kumaşlar için iki yana açarak ütüledikten sonra ayrı ayrı zigzag dikiş yapmak daha iyi olacaktır olası bir fermuar değiştirme vakasında zorluk yaşamamak adına.

p19

Bel kısmının pervazını üst kısma yerleştirip diktikten sonra ütü ile düzeltip pervazı içe kıvırıyoruz.

p20

Dikişler ön taraftan belli olmayacak şekilde pervazı elimizde bastırıyoruz.

p21

Etek ucunuda bastırdıktan sonra eteğimiz bitti. İşte Louboutin cepler.

p22

İşte eteğimizin bitmiş hali.

p23p24p25p26

Fatma’nın Eli Elbise

Standard

Hz. Muhammed’in “Vücudumun bir parçası, gözümün nuru; kalbim, ruhum ve vicdanım” dediği, soyunu devam ettiren kızı Hz. Fatma özel bir değere, halk inançlarında farklı bir konuma sahiptir. Anadolu’dan Hindistan’a kadar “Fatma’nın Eli”nin kötülüklerden koruduğuna,  inanılır.
Hz. Muhammed’in kızı Fatma, kocası Hz. Ali’yi genç ve güzel bir odalıkla görünce o sırada pişirmekte olduğu helvaya şaşkınlıkla elini daldırır ve karıştırmaya başlar. Kocası durumu fark edince Fatma’nın elini tencereden çıkartır. Fatma’nın eli yüzyıllardır sahiplerine şans getirdiğine ve onlara sabır ve sadakat erdemleri verdiğine inanılan bir tılsım haline gelir.

Genellikle Fatma’nın Eli olarak bilinsede Araplar arasında Hamse Eli olarak anılır. Hamse beş demektir ve bir elin parmak sayısını gösterir. Hindu’lar Humsa Eli, Museviler ise Hameş Eli veya Miryam’ın Eli adını vermişlerdir. Bazı kültürlerde yukarıya dönük, bazı kültürlerde aşağıya dönük el şeklinde bulunmaktadır.

Hz. Fatma, salt dinsel boyutuyla değil, mitolojik bir efsane olarak da Anadolu’dan Hindistan’a kadar uzanan bir coğrafyada etkilidir. Gaziantep Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ruhi Ersoy, “Kadın Kamlardan Ebelere” çalışmasında Mersin yöresi Tahtacı Türkmenleri arasında, doğum esnasında ebenin işe “Benim elim değil, Fatma Ana’nın eli” diyerek başladığını, doğum yapacak kadının karnını eliyle ovup doğumu gerçekleştirmeye çalıştığını belirtir. Ünlü tasavvuf uzmanı Annemarie Schimmel de, “Tanrı’nın Yeryüzündeki İşaretleri” adlı kitabında Fatma’nın Eli’nin önemine dikkat çeker: “Parlak gümüş veya altın mücevherler üzerine kazınan veya kırmızı boyayla çizilen, bazen de evi koruması için duvara çizilen ‘Fatma’nın Eli’, İslam dünyasında en sevilen muskalardan birine kaynak olmuştur. Bu el genellikle Sufilerin kullandıkları asa veya değneklerin baş tarafını oluşturur. Ayrıca Ali veya Oniki İmam’ın isimleri bazen metal bir ‘Fatma’nın Eli’nin üzerine kazınır”. Halk arasında genellikle kolye olarak kullanılan Fatma’nın Eli’ndeki 5 parmak sülalenin 5 üyesi; Hz. Muhammed, Hz. Fatıma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i sembolize eder. İlaçla geçmeyen ya da ilaca gerek olmayan hastalıkların, Fatma’nın Eli’yle dokunulduğunda, dua okunduğunda iyileşeceğine inanılır.

Hz. Muhammed ve Hz. Hatice’nin en küçük kızı olan Hz. Fatma, Mekke’de doğmuştur. Küçük yaşta annesini kaybettiği üç ablası da o dönemde evli oldukları için annesinin yokluğunda ve Müslümanlığı yaymak için mücadelesinde babasının en büyük destekçisi olması, ona “babasının annesi” lakabını kazandırmıştır. Kaynakların büyük bölümüne göre onsekiz yaşındayken Hz. Ali ile evlenmiştir. Camile Adams Helminski’nin “Sufi Kadınlar” kitabında yer verdiği bu evliliğe dair bir ayrıntı, aile ilişkilerini aydınlatır: “Fatma ve Ali’nin evlilikleri Cebrail tarafından vahyedilmiş bir evlilik olmasına rağmen birçok evlilik gibi iniş çıkışları olan bir evlilikti. Bir gün Ali ve Fatma birbirlerine dargın iken Hz. Muhammed onların ziyaretine gelir. Kendisinin ikisinin arasına uzandığı ve her ikisinin de ellerini alarak kendi karnı üzerine koyduğu söylenir. Peygamber onlara kendisiyle beraber nefes almalarını ve içleri huzur doluncaya kadar bu konumlarını muhafaza etmelerini söyler. Bir süre sonra onların kulübesinden yüzünde tebessüm ile ayrılır. Niçin gülümsediğini soran bir arkadaşını şöyle yanıtlar: ‘En sevdiğim iki kişi artık huzura kavuştular'”.
Hz. Fatma ve Ali’nin beş çocukları olmuş, ancak üçü çocuk yaşta ölmüş ve Hz. Muhammed’in soyu Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin ile devam etmiştir. İslam kaynakları o günün şartlarında son derece ataerkil bir toplum olan Arabistan’da, peygamber soyunun bir kadından devam etmesini çok önemser. Parıldayan anlamında “Zehra”, temiz anlamında “Betül” lakaplarına da sahip olan Hz. Fatma’nın kişiliğine dair Tevfik Ebu İlm’in İnsan Yayınları tarafından yayımlanan “Hz. Fatıma” kitabında şu satırlar dikkat çeker: “Kırmızıya çalar beyaz bir ten, siyah ve uzun saçlar. (Kemal ve güzelliğin en üstün örneği idi. Arap yarımadasındaki tüm kadınların sahip oldukları bilgi ve ilimlerden haberdardı ve hepsini kavramıştı. Kuran ayetlerine dayanarak Ebu Bekir ile girdiği tartışmalar, onun Kuran ayetlerine vâkıf olduğunu ortaya koymaktadır”. Hz. Fatma’nın dış görünüşü, konuşması, hal ve tavırlarıyla Hz. Muhammed’e en çok benzeyen kişi olduğunu Hz. Ayşe de belirtmiştir. Baba ile kızı arasındaki çok yakın ilişki, Hz. Muhammed’in bir sefere çıkarken en son, geldiğinde ise ilk önce kızını ziyaret etmesi, kızını gördüğünde ayağa kalkarak yerini ona vermesi gibi örneklerden anlaşılır. Ebu İlm’in kitabında yer alan yine Hz. Ayşe’ye ait şu satırlar da manidardır: “Resulullah’a Fatıma’yı sanki bal şerbeti içer gibi öylesine öpmesinin sebebini sordum. Bana ‘Beni miraca götürdükleri gece Cebrail beni cennetin içine götürdü ve bana bir elma verdi. Onu yedim. Ne zaman o elmayı özlesem Fatma’yı öpüp, cennetin kokusunu ondan alıyorum. (O benim kalbim, ruhum ve vicdanımdır. Her kim onu üzerse beni, her kim beni üzerse Allah’ı üzmüştür”.

İşte Fatma’nın eli motifiyle süslenmiş elbisem (elbise 40 beden dikildiğinden üzerime tam oturmamıştır).