Kocakişisi ile hayata ve tüketim toplumuna karşı belli bir duruş sergilemeye çalışıyoruz, tüketmek sevdiğimiz bir durum değil. Üretim, geri dönüşüm ve ihtiyacın olandan fazlasına sahip olmamaya çabalama söz konusu evimizde.
Çarkın özel saydığı ve kutlama yoluyla toplumu tüketime sürüklediği düzene karşı durmaya çabalıyoruz.
Elbet de Efekan’ı doğurduğum gün benim için en özel günlerden biri hatta belki en en en olanı. Bunun dışında başka başka zaman dilimleri de var bizim için özel olan ancak bunları şölen havasında kutlayamıyoruz, bunu ruhumuz yapamıyor.
Efekan yedi yaşına girmesine aylar kala şu soruyu sordu bana;
“Anne ben neden hiç büyümüyorum?”
“Büyüyorsun”
“Hayır büyümüyorum”
“Neden büyümediğini düşünüyorsun bak pantolonlarının paçası kısalıyor boyun uzuyor, büyüyorsun ya işte”
“Hayır hiç doğum günüsüm olmuyor, hiç yaşım büyümüyor”
Efekan arkadaşlarının doğum gününe davet ediliyor bu partilere katılıyor ve çok da eğleniyordu ancak o güne dek bir partisi olmamıştı.
Aslında daha önce bir kez kreşte kutlama yapılmıştı ancak 3 yaşındaydı ve mumlar ve kalabalığı görünce başlamıştı ağlamaya ve bu kutlamayı şu an hatırlamıyor.
Normal şartlarda yıl içinde kaç tane pasta mumu üflediğinin sayısını bilemeyeceğim. Doğum gününde ona pasta alıyoruz elbette ve bazen hediye. Evde yapılan her kek Efekan için bir doğum günü pastası gibi mumlarla donatılıyor, pastaneden alınan her pasta yanına mutlaka mum isteniyor, senede bir kaç kez de dedesi gile gittiğinde sanki doğum günüymüş gibi pasta alınıp onlarla birlikte kesiliyordu. Böyle zamanlarda zaten dedesi biz yanında değilken görüp beğenip aldığı oyuncakları biriktirmiş ve Efekan’a vermiş oluyordu. Ama arkadaşları ile bir kutlama yapmamıştı. Bu yüzden bazen bazı partilere gitmedik. Beni okuyorlarsa bu güne dek o gün Efekan’ı oyalayarak bir şekilde unutturup doğum günlerine gitmediğimiz ve Efekan’ın çok sevdiği akşamına partinin o gün olduğunu hatırlayıp bazen ağladığı arkadaşlarının anneleri işte biz bu sebepten bazı partilere katılamadık. Efekan bu soru ile bana gelsin istemedim.
Aslında parti yapmanın yanlış olduğunu düşündüğüm izlenimi yarattıysam da öyle değil doğru ya da yanlış yok hepimizin hayatı farklı şekillerde yaşaması gerçeği var kimsenin yaptığı benim için yanlış değil.
Yedi yaşına girdiği 2015 Nisan’ında Efekan için bir seferlik bir parti yapmaya karar verdik bu yazı tamamen el emeği ile bir parti nasıl düzenlenebilir yazısı olacak.
Partide gelen arkadaşlarına dağıtmak için porselen balıklar yaptık.
Efekan’la birlikte ve onları renk renk sırlayarak küçük hediye paketleri hazırladık.
Pinyata yapmak için sağlamından bir balon aldım şişirip sağlamca bağladıktan sonra ilk önce tahta zamkı da denilen beyaz tutkalı sulandırarak gazete parçalarını bu balonun etrafına parça parça yerleştirerek tamı tamı tamına üç kat kaplayıp en üstünü de düzgün görünsün diye kraft kağıdı ile kapladım.
Kurusun diye balkona çamaşır teline astıktan sonra aklıma geldi bu pinyata denen şey nasıl yapılırmış internete bakmak. Meğer un su ile karıştırılır ve gazete kağıtları bu karışıma batırılarak sarılırmış balonun çevresi ki minik adamlar patlatacak bu mereti. İkinci pinyatayı un ile karıştırdığım sulu karışıma batırdığım gazete kağıtları ile yaptım ve en üstünü beyaz bir kağıt ile kapladım. Üzerleri krepon kağıtları ile süslenecekte olsa yüzey temiz olsun istedim ve kuruması için balkona diğer arkadaşının yanına astım.
Sonra kağıtlar tamamen kuruyup balonları patlatarak içinden çıkardığımda iki pinyata iskeletinede şöyle bir baktım ve tutkalla yapılanı Efekan için unla yapılanı aynı gün fakat farklı yıllarda doğdukları bir arkadaşı için süslemeye karar verdim, zira Efekan’ın yaşı daha büyüktü ve arkadaş çevreside öyle ve daha dayanıklı bir pinyata onlar için daha uygun olabilirdi. Normalde olması gerektiği gibi yaptığım pinyata ise yaşı daha küçük olan arkadaşı ve arkadaşları için uygundu.
Gökkuşağının her renginde krepon kağıtları aldım ve onları önce kalın şeritler halinde kesip sonra da saçak saçak olacak biçimde kesikler attım.
Balonun en tepe noktasından krepon kağıdını en ortadan başlayıp döndüre döndüre yapıştırdım.
Yukarıya gelecek ağız kısmını yuvarlak bir şekilde açık bıraktıktan sonra asmak için kullanacağım deliklerin olduğu kısımları içten ve dıştan birer kat daha kağıt yapıştırıp sağlamlaştırarak tüm kağıt balonun hiç bir yerinde açıklık kalmayacak biçimde krepon kağıdından saçaklarla kaplayıp sopayla vurdukça zıplasınlar diye bebe lastiği ile bağlayıp içini paketler dolusu şekerle doldurdum.
Her iki doğum gününden pinyatanın patlatılma görüntülerini görebilirsiniz, çocuklar sıraya girip tüm güçleri ile vurdukları halde üçüncü tur bitiminde hala sapasağlamdı pinyatamız, gövdesinde hasar alma sonucu açılan deliklerden düşen şekerler normalde ellerine verseniz hiç bir çocuğu böyle mutlu edemez.
Parçalanmış hali de çocuklar için bir süre eğlendirici bir unsur oldu.
Açık havada bir mesire alanının kameriyesinde kutlanacak parti için kameriyenin her yerini dolaşacak uzunlukta ipliklere balonlar asmıştım ancak tüm ip birbirine dolanınca balonları ayırmaya çalışmadan girişe astık ki öyle de güzel durdular.
Son olarak flama (bunting) işine giriştim ki daha önce yapılışını yazdım bazı üçgen parçaları kendim boyadım ve EFEKAN baskısını da kendi hazırladığım stencil ile kendim yaptım.
Atıştırmalıkların tamamı el yapımıydı, arkadaşlarımın yardımı ile imece usulü hazırladım. Pastası için ilk duyduğum andan itibaren Efekan için yazılmış gibi hissettiğim şiiri seçtik, pastacımızın ellerine sağlık krem şanti kullanmadan kendi krema hazırlayarak çok lezzetli bir pasta hazırlamıştı. Pasta ile birlikte içecekler, bardak, tabak ve çatal dışarıdan alınan şeylerdi ve aslında içeceği de kendimiz hazırlamayı düşünmüştük ve şimdi olsa kendim hazırlardım.
Bizim için günü asıl güzelleştiren dostlarımızdı, onlardan izin almadığım için fotoğraf özellikle flu ama onlar bizim hafızamızda ve gönlümüzde gayet netler.
Bundan sonra bir parti yapar mıyız bilemiyorum ama siz de evde kendi kendinize bu işi tüketmeden ya da en az tüketimle üreterek de çıkarabilirsiniz.
Harika bir parti olmuş. Değme parti evine taş çıkartır. orada olmak ve o seramik kuşlardan takınmak, şiirli pastadan bir parça yutmak isterdim. nice yıllarınız olsun hep birlikte nice şeyler kutlayın..
teşekkür ederim,aslında o kadar eğlenceli bir şey ki insanın aklını çelebilecek bir durum bu kutlama meselesi. ne güzel olurdu kim bilir ne renk balık çıkardı sizin paketinizden 🙂
yorum yaptığınızda sesimi duyduğunuzu anlıyor ve çok mutlu oluyorum. yorum göndermekte sıkıntı yaşıyorsanız bilgisayarınızdan internet çerezlerinizi temizlediğinizde sorunun çözülmüş olduğunu göreceksiniz. mail adresinizi sadece ben görüyorum, adınızı doğru yazmak zorunda değilsiniz hatta yazmak zorunda değilsiniz ama sizi tanımamı isterseniz doğru yazmalısınız, yorum yapmak için bir blog sahibi olmak zorunda değilsiniz o alanları boş bırakarak da yorum yapabiliyorsunuz. daha ne duruyorsunuz? sesinizi duyurun bana.
Harika bir parti olmuş. Değme parti evine taş çıkartır. orada olmak ve o seramik kuşlardan takınmak, şiirli pastadan bir parça yutmak isterdim. nice yıllarınız olsun hep birlikte nice şeyler kutlayın..
BeğenBeğen
Sevgili Gonca,
Partiniz çok güzel ve neşeli olmuş, ellerinize sağlık. Efekan’a da uzun sağlıklı başarı dolu yıllar dilerim….
BeğenBeğen
teşekkür ederim,aslında o kadar eğlenceli bir şey ki insanın aklını çelebilecek bir durum bu kutlama meselesi. ne güzel olurdu kim bilir ne renk balık çıkardı sizin paketinizden 🙂
BeğenBeğen
teşekkür ederim Neclacığım cümlemizin yavrusu için amin diyorum güzel dileklerine
BeğenBeğen
Yerim ben onların pinyatalarını buntinglerini! Yüzü gülen çocuklar ne kadar da güzel 😀
BeğenBeğen
teşekkür ederiz türkan ablaları
BeğenBeğen