Ağu30
Monthly Archives: Ağustos 2015
Ağu29
Bir Türlü Yazılamamış Yazılar 8462; Alarahan, Adana, Kahraman Maraş, Hatay, Konya. Gastronomik, Kültürel, Pek Bir Doyurucu Bir Gezinin Daha da Yazılmazsa Unutulacak Ayrıntıları Yazısı Vol II
Ne demiştim, senelerden bu sene aylardan Ocak. İki hafta süren üzerine daha bir sürü gezinin yapıldığı ve hatta bir tanesinden yeni döndüğüm halde bu gezi yazılmadığı için diğerlerinin de yazılamadığı çok duraklı geniş zamanlı bir gezi yazısının ikinci bölümü ile karşınızdayım.
Yeni durak Kahraman Maraş demiştim Vol I yazısında.
Hava serin ve yağmurlu.
Yol üzeri deprem konutları olduğunu tahmin ettiğimiz bu renkli manzara karşısında kısacık bir fotoğraf çekme molası.
KahramanMaraş’ da ilk durak Müze.
Nereye gideceğimiz belliyse mutlaka gitmeden önce yaptığım nereleri görmeden, neleri yemeden, neleri yapmadan dönmemeliyiz araştırmamın sonucu Efekan’ın bayılacağı bir şeye rastladım; Maraş Fili (mamut).
Müzenin girişinde ilk salonda karşılıyor bizi Türkoğlu İlçesi Gavurgölü’nde bulunan iki adet antik fil (mamut) iskeleti.
Salondan salona geçiş yapılarak gezilen müzede son salondan dönüş yaparak mamutu bir kez daha görerek çıktık.
Mamuttan sonra benim ilgimi en çok mozaikler
Ve pişmiş topraktan yapılan mezarlar çekti. Sanki tek kişilik bir uzay mekiğine binip bir yolculuğa çıkılacakmış hissi uyandırdı lahitler.
Bakışlarını kaçırma benden yakışıklı
Roma dönemi yüzüğü bana Yasea‘ın takılarını hatırlattı.
İskender hayırdır kuzum bakışların donuklaştı uykun mu geldi?
Bu güne kadar bilinen en eski Hint-Avrupa dili Hititçe
Biraz da çarşı gezmek gerek, zira Maraş bu anlamda kültürünü çok güzel korumuş kentlerden biri.
Gezinin anlamı Efekan için pamuk şekeri, yazının Vol I’ inde de söylediğim gibi şekerle alakası olmayan çocuk pamuk şekeri görünce kaçırmıyor ve tabi ki Kocakişisi de şekerciyi fotoğraflama fırsatını.
Şeker gibilerse demek
Algıda seçicilik kumaşçılar, ancak ilk gözüme kestirip içeriye daldığım mağazanın sahibi yöreye has el dokumalarını ya da yöresel kumaşları sorduğumda artık böyle bir şeyin olmadığını dokumacılığın bittiğini ve buradan alacağım her kumaşa gittiğim her yerde ulaşma şansımın olduğunu o yüzden kendime yük etmememi söylüyor
Çarşının içi renk renk, desen desen. Sandıklar,
Aktarlar ve elbette biber patlıcan kuruları
Yıllar sonra buluşulmuşsa teyzeyle yoruluncaya kadar gezilir
Ve Maraş’a kadar gidilmişse severek giydiğim çarıklarımı yapan usta ile de mutlaka tanışılır.
Bir sonraki sipariş için model gözüne kestirilir.
Maraşlı dondurmacı size selam eder
Puslu bir Maraş sabahı ve yola çıkma vakti. Yol Antakya ya gider.
Hatay Arkeoloji Müzesi inanılmaz zengin bir koleksiyona sahip olan ve dünyanın ikinci büyük mozaik sergisine ev sahipliği yapan bir müze kapanış saatine yakın yetiştiğimiz için gezemedik ve içimizde ukte kaldı. Ertesi gün de pazartesi olduğundan müze kapalı olacaktı ve biz bir gün daha kalmadık o yüzden. Ancak tekrar gidip mutlaka gezmek istediğim bir müze ancak yakın zamanda haberlere konu olan restorasyon skandalı eeeh eytere bea dedirtiyor insana.
Hal böyle olunca dünyanın bilinen ilk kilisesi olan Saint Pierre’ i de gezme şansımız olmadı. Kapısına kadar gidip içine giremeyince kapıdan 200 metre kadar tırmanırsak kayalara oyulmuş Meryem’e ait bir büst görebileceğimizi söylediler. 4 metreye 1,5 metre boyutlarındaki bu devasa ve harika kabartmanın aslında Cehennem Kayıkçısı Charonion olduğunu öğrendik daha sonra.
Antakya’nın hayran olunası bir çok yönünden biri tarihi çarşı kültürü
Çarşının içinde aynı zamanda yemek de yenebilen kasaplar ellerinde satırları ile bir yandan tepsi köftelerini hazırlarken bir yandan da inanılmaz bir gösteri sunuyorlar
Ornitorenk ve Kocakişisinin favori mekanlarıdır bu tarz yerler, yemek fotoğrafı paylaşmayı sevmem ama giderseniz künefeyi zaten deneyeceksiniz de kasaplara da mutlaka uğrayın derim.
Luna
Şükürler olsun ki içimde bir banu alkan bir afrodit barınmıyor
Çarşıdaki kahvehanelerden biri
Sokaklar binalar büyüleyici adım başı bir kapı
Ya da bir pencere gönlünüzü çelebiliyor ve sizi yoldan bir süreliğine alıkoyabiliyor.
Habib-i Neccar Camii
İşte bu cami size tek başına Antakya’nın ne demek olduğunu anlatabilir. Anadoluda yapılan ilk cami olma özeliğinin yanı sıra daha da önemlisi hoşgörü ve sevginin ne demek olduğunu öğretebilir bu camideki her taş insanlara. Caminin kuzeydoğu köşesinde İsa’nın havarilerinden Yunus (Yuhanna) ve Yahya(Pavlos) ile onlara ilk inanan ve şehit edilen ilk kişi olan Antakyalı Habib-i Neccar’ın türbesi bulunur.
Efekan dua etmek istiyor ve bana nasıl dua etmesi gerektiğini soruyor, içinden geçtiği gibi diyorum Allah çocukları çok sever
Antakya’da gün batımı
Ortodoks kilisesi
Katolik kilisesini bulabilmek için arşınladığımız tipik dar Antakya sokakları
Katolik kilisesi
İki yolun birleşimindeki bina tıpkı Antakya gibi
işin özü, Antakya’nın inanılmaz bir havası var gerçekten mutlaka gidilmeli
yol bir yere gitmez
o bir durma biçimidir
yol yoluyla gidebilir yare
yoldan çıkabilir apansız
ve ömür bitebilir yoldan once
ama yol bir yere gitmez
o bir durma biçimidir
Yol Konya’ya gider, Meke’ye iki kala
Bu kadar sahip çıkamayabilirdik cennetten payımıza düşene
Göl suları çekilince geriye kalan tuz kaplı bitki dalı
Aşağıda rüzgar dayanılabilir sınırlarda, yukarısı için aynı şey geçerli değil
Meke’de bir ornitorenk yavrusu
Hedefe kilitlendim Kaptan Kirk
bilim merkezinde araba geyfi desem çok çiğ olur değil mi?
zaten çocoo fena yakalamış instagrama fotoğraf yükleme sevdasına harcamışım, neyse biz yine bilim merkezindeykene diyeyim entellektüel kimliğimden kaymayayım
antin kuntin gökyüzü göstermez kafesler
Konya’ya her gelişte mutlaka gidilen eğlence merkezleri
beynim kulağımdan akmadan çıkabildik o ses ve elektromanyetik dalga cehennemi beyin buharlaştırıcı eblehleştirici avm illetinden şükür çok uzak yaşadığımız yer bu illetlere de sadece yılda bir iki kez maruz kalıyoruz bu işkenceye
…
babaanneyle vedalaşma eve doğru yola çıkma vakti
Eve dönüş yolu ve farklı iklimler farklı mevsimler
gözümün gördüğünü yansıtmaktan ne aciz bu makineler
her gidilen yerden bir anı ve ya toplayıcılık, kişiye göre değişir
yol bitmez
n Makineler Canon EOS60 ve Samsung Note 2 Cep Telefonu)
Ağu29
Haftanın Instagram Anları 88 – 89
Ama yoktum buralarda ne yapabilirim ki 
İki haftalık oluversin yine instagram anları yazısı blogda bu ilk değil nasıl olsa.
Ama günü gününe ne yapmışım görmek isterseniz Instagam kullanıcı adım goncaceylandikici
gözün kör olmaya el yazısı kuzuma bi labotuvar, raboratuar, rabotuvar rabo, rab rab…. yazdırmamışın kapısına
buraya gömün beni
vasiyet etsem bundan istiyorum desem ama sağken salonun ortasına desem tutarlar mı ki?
önce elbise güzelmiş dedim sonrada amaaan dikerim ki ben bundan ne alcam dedim
oyuncak müzesi antalya
bu ülkede yaşamaya çalışmak
aş olmak bu coğrafyada kadınlar tarafından ezelden beri istenen bir şeydir de ben bir de yosun tutmak istiyorum
başlangıçta sadece su vardı…
evvelce gök, ay, güneş, hava, ateş, toprak ve ağaç yoktu:
sadece su vardı…
su!
su vardı. başlangıçta sadece su vardı…
evvelce gök, ay, güneş, hava, ateş, toprak ve ağaç yoktu:
sadece su vardı…
su ebedi başlangıçtı ve ondan önce hiç bir canlı olmadı…
su, abıhayattır.
ve su’ dan sonra da hiç bir canlı olmayacaktır…
aspendos
demre
basamaklar
ağustos böceee
yol güzeldir
Ağu18
Haftanın Instagram Anları 87
Geçen haftanın instagram paylaşımlarından seçmelerle karşınızdayım.
Ancak günü gününe paylaşımlarımı takip etmek ve daha fazla fotoğraf görmek isterseniz Instagam kullanıcı adım goncaceylandikici
kıyamaaaam, terlemiş
sırlandılar neye benzeyecekleri tamamen sır olanlar
işyerinde çkys ile delirmeler. ömrü hayatımda ilk leopar deseni kullanışım (çocukken giydiğim leopar tayt sayılmaz sayılmamalı) bir de tavus kuşuna özendim renklerine boyandım
ya bi dur yaaaa noluyo böyle sarı yapraklar falan, ben hiç hazır değilim bu duruma
yaban inciri, yalı çapkınım, örtbas etme aşkını. çoban aldatan, çit sarmaşığım, sar bana kollarını.
tohum
Ağu10
Dantel Detaylı
Baykumaş‘tan nefis bir triko kumaşım vardı dokusu incecik, yumuşacık ve sanki ipi kaçmış gibi yer yer desenli.
Bir de canım Oblem‘imden hediye gelen çok güzel dantellerim.
Ne kumaşı biçmeye kıyabildim, ne danteleri kullanmaya ama kumaş dolabı yakındır tepeme yıkılacak.
E hava da çok sıcak kolu olan her hangi bir şey giyemiyorum.
Böylesi iki güzel parça elinizde olsa siz de onları bir araya getirmek istemez miydiniz?
Kalıba gerek yok aslında böyle bir parça için ama ben yine de kalıp kullandım ancak bire bir sadık kalmadan. Burda Dergisi Pratik Dikiş 2015-1 den 5A elbise kalıbının sadece üst beden ön kalıbını kullandım. Dedim ya hava çok sıcak o yüzden biçerken de geniş tuttum bluzu. Yani sadece omuz nerededir kol oyuntusu nasıldır gibi konularda yol gösterici oldu kalıp.
Ön ve arkayı aynı biçip arkaya danteki yerkeştirip kumaşa kenarlarından sağlam bir biçimde diktikten sonra dantelin altında kalan kısmı kesip kenarları atmasın diye sürfile dikiş çektim ve arka kol oyuntusunu tekrar dantele göre ayarladım.
Artık inanılmaz güzel dantel detaylı triko bir bluzum oldu. Sizin olsa sizde her gün ünüforma gibi giymek istemez misiniz onu?
O zaman Baykumaş‘ı sıkıca takip ediyorsunuz hatta e mail ile haber alma seçeneğini kullanıyorsunuz ki bu güzel kumaşları bitmeden yakalayabilesiniz, zira kumaşlar hemencecik tükeniveriyor.
Bonus olarak çekimleri güzelleştiren minikten selam gelsin o zaman bir de size.
Ağu9
Takıp Çıkarılabilen Hair Wraplar Saça Nasıl Takılır
Bazı bloglar için küçük bir istatistiki rakamdır belki, biliyorsunuz ki ben öyle çok çok ünlü, lansmanlara katılan, çok tıklanan vs vs vs bir blogger değilim ve o iddia içinde olmadım hiç bir zaman.
Amaç deneye deneye, düşe kalka öğrendiklerimi, deneyimlerimi ve bazen de beceremediklerimi paylaşmak, bir günlük oluşturmak belki.
WordPress in eşsiz hizmetlerinden biri olan istatistik panelim hair wraplarla ilgili ilk yazımı yayınlamanın ardından bu etiketle yapılan aramalar için 1803 kişinin blogu ziyaret ettiğini gösteriyor. Bu benim için büyük bir rakam.
Sıkça mail alıyorum “Saçıma takmak için wrap aldım ama nasıl takılacağını bilmiyorum, nasıl takmalıyım?” diyen.
Instagramdan sorular geliyor bu konuyla ilgili.
Benim anlayamadığım ama sıkça gözlemlediğim şu ki bir insan bir şeyi satar ve alıcıya nasıl kulanacağını niye öğretmez? Ya da bir kişi bir ürünü alırken satıcıya bu nasıl kullanılır diye niye sormaz?
Tatil beldesinde yaşayan biri olarak net bir şekilde gözlemleme şansım olan bu tarz süs ya da hediyelik eşya satan dükkanların bu ürünleri sırf güncel ve tercih edilir olmalarından dolayı satış portföylerine ekledikleri, ancak bu nasıl kullanılır asla ilgilenmedikleri.
İlk maili aldığımda telefonumda s pen ile basit bir çizim yaptım ve açıkladım. sonraki maillere ve instagram mesajlarına bu resmi gönderdim hep ama berbat bir çizimdi.
Sorular artık çok artınca buna blogdan bir cevap vermem gerektiğini düşündüm ki insanlar arama yaptıklarında bu yazı karşılarına çıksın ve illaki sormak zorunda kalmasınlar.
Daha önce direk saçımın üzerine ip sararak wrap yapmıştım Ornitorenkin Wrapları isimli bir yazı hazırlamıştım.
Ardından takılıp çıkarılabilir wraplar nasıl yapılır onunla ilgili bir yazı yı da Aşama Aşama Hair Wrap Yapımı başlığı altında paylaşmıştım.
Şimdi de sıra geldi bu wraplar nasıl takılıra;
Ben wrap yaparken lastik takabilmek için ipi sardığım iskelet ipimi iki kat kullanıyor ve ipi katlayarak kullandığım kısmı toka ya da lastik takabilmek için kullanıyorum.
Wrapım ve minik saç lastiğimi görüyorsunuz.
Şimdi basit bir düğüm yapacağız aslında ve bu düğümü hepiniz de biliyorsunuzdur mutlaka.
Lastiği wrapın içinden geçiriyoruz.
Ardından lastiğin bir ucunu kıvırıp karşı tarafta kendi içinden geçiriyoruz
İçten geçirdiğimiz lastik ucunu çektiğimizde düğüm sıkılaşıyor ve artık her hangi bir saç tutamına bu lastikle wrapı sabitlemek kalıyor.
Ben bu iş için saçımda bıraktığım kuyruğu kullanıyorum
Hayır saçımı uzatmadım sadece wraplı yeni bir fotoğrafımı çektirmeyi bekleyerek bu yazının yayınını biraz daha ertelemek istemedim. O yüzden eski bir fotoğrafımla yazıyı bitirdim.
Malum yazın son ayındayız ve henüz wraplarını saçlarına takamamış olanlar yazı kaçırmasınlar istedim.
Hoş ben yaz kış kullanıyorum ancak yaza daha bir yakışıyor be.
Ağu7
Haftanın Instagram Anları 86
Tam vaktidir son mesai günü, çalışanların kutsal günü cuma da gelmişse haftanın özetini yapmak ve haftayı kapatmak gerek ki yeni hafta cumartesi ile başlasın 🙂
Yalnız bir baktım da haftama izin dönüşü işe başlamak iyi sarsmış beni :)))))
Günü gününe paylaşımlarımı takip etmek ve daha fazla fotoğraf görmek isterseniz Instagam kullanıcı adım goncaceylandikici
izin dönüşü ilk iş gününü seven var mı ki???
kaş=aşk
hayat böyle bir güzelliği yatakta bırakıp sabah sabah seni minibüse bindirip işe getirtecek kadar acımasız
sanki önceden çekmemişim gibi yapalım mı? şimdiymiş gibi.
Ağu6
Püskülü Sırt Çantası Dikimi
Çanta Ocak ayında dikildi kullanıldı ve eskidi bile, yazısını yazmak ise şimdiye nasipmiş.
Bel problemimden dolayı tek omuz askılı çantaları kullanmamamı önermişti doktorum, ağırlığı eşit olarak dağıtmak için sırt çantası kullanmalıydım ve çantam normal bir kadının çantasında olduğu gibi belki lazım olurlarla doldurulmamalıydı. Kutsal üçleme olan cüzdan, telefon ve anahtarlar dışında çok aciliyeti olan şeyler belki.
Bu yüzden çantanın boyutlarını küçük tuttum ki içini tıkabasa doldurmayayım.Çantayı yazmayı hala bitiremediğim şu geziye çıkmadan hemen önce diktim ve çekimleri öyle kötü yapmışım ki bu kez size göstercek kaliteli fotoğraflarım yok ama fikir vermesi için yine de ekliyorum fotoğrafları.
Bütün parçaları ve boyutlarını bu fotoğrafın üzerine yazdım. Ki bu boyutlar tamamen size bağlı olarak değişken olabilir söylediğim gibi, ben küçük bir çanta diktim siz çantanın boyuyla oynayabilirsiniz. Ve verdiğim ölçüler dikiş payı ilave edilmemiş ölçülerdir, eğer ki aynısını dikecek olursanız bunu göz önünde bulundurun. Astar ve yüzü birlikte biçtim.
İlk olarak astarın iç cebini diktim.
Ardından cep içte kalacak şekilde astar kumaşının iki kısa kenarına birleştirdim.
Ve sonra bu dikiş arka ortada kalacak biçimde alt kısmını dikişle kapattım. Hem yüzde hem astarları bu birleştirme dikişini arka ortaya denk getirdim ki görünmesin. Ve iki köşeyi üçgen biçiminde bir dikişle şekillendirdim.
Astarım kumaş yüz deri olduğu için çantanın ağzının büzgülü kısmında astarı kulanmak bana daha doğru geldi. Büzmek için kullanacağım kordonun tünelini hazırlamadan önce ön tarafa gelecek kısmını hesaplayıp iki ilikevi açtım ki kordon oradan geçirilsin tünele.
Hazırladığım püsküllü parçaları alt alta gelecek biçimde kumaşın üzerine diktim. Toplu iğne kullanmak istemediğim için parçaları iki yüzü yapışkan bantla sabitledim ve teflon ayak kullanmama rağmen zorluk çıkaran deri kumaşın üzerine kayıp kolay dikilmesi için nişasta sürdüm.
Sonra yüz ve astar kumaşını birleştirip çantanın taslağını oluşturdum ancak bu kez alt kısmı birleştirmeden askıları hazırlayıp alt dikişin içine yerleştirip dikişi çekmek gerek.
En son olarak elimizde tutmak için kullanacağımız sap, çantanın kapağı ve askıların üst kısmını astar ve yüz arasına yerleştirip düz dikiş geçerek hepsini sabitledikten sonra çanta bitti.
Bakın bakalım artık eskitmeye yüz tuttuğum çantam nasıl olmuş?
Ağu4
ornitorenk handmade 