52 haftada baskı macerasının 2. haftasından merhaba.
Yeni baskı kalıpları mı oymalıyım, elimde oyduğum sayısı onu geçen deseni mi kullanmalıyım ya da elma, limon ve ya çeşitli yeşil yapraklar gibi meyve sebze baskıları mı yapmalıyım, yoksa elime o an geçen her hangi bir objeyi mi kullanmalıyım? Henüz zihnimde oturtamıyorum. Karar verme sürecim çok uzunken ve sonucunda bir karara varamamışken işlem hep paldır küldür ilerliyor.
Bu kez yine aynı oldu.
Malzemelerim geçen haftaki etkinlikle aynı akrilik boya, pamuklu kumaş, kendi oyduğum baskı kalıbı.
Ancak Efekan için bitki çayı yaparken ansızın çayın bir kısmını boyama işlemi için kullanmak geldi aklıma.
Çayın içeriği altın otu, gül hatmi, ıhlamur, hibiskus.
Bir fincanı Efekan’a kalanı bana.
Kumaşı direk çayın içine bastım.
Bir süre sonra sabitleme özeliği olduğunu farklı yerlerden okuduğum sirkeyi ekledim kabın içine, biraz da böyle beklettim kumaşı. Dedim ya paldır küldür yoksa bitkilerden yararlanarak yapılmış sayısız kumaş ya da yün boyama yazısı çıktı daha önce karşıma onları araştırıp nasıl yapılmalı okuyup daha profesyonel bir iş çıkartabilirdim. Ancak o zaman içimdeki acaba nasıl olur ki sorusu ve deneme aşkını nasıl sustururdum?
En sonunda akan su altında yıkadım.
Kurutup daha önce oyduğum robot desenli stampa ile akrilik boya kullanarak göz kararı her hangi bir işaretleme yapmadan baskı yaptım.
Her sırada farklı bir renk kullandım.
Öyle paldır küldür çalıştım ki boyaları her hangi bir yere sıkmayıp direk tüpün ağzından fırça ile alırken bir miktar sarı boya kumaşa sıçradı panikle sildim ancak iz kaldığı için ben de başka başka yerlere de sıçratıp sildim 🙂
Kumaşın ham hali ve boyanmış hali yan yana geldiğinde kumaşın aldığı hafif pudra pembe tonu görebilirsiniz.
Bitkilerle birlikte kaynatılırsa renk daha koyu da elde edilebilir, bunu da ileriki haftalarda denemeliyim. Zaten aklımda soğan kabuğu kullanmak fikri hep bir köşede duruyor. Ve annem ve anneannemin pelitlerle siyah boya elde edip okul önlüklerini boyadıkları eski çocukluk günlerimi biraz deşmeliyim zihnimde. Bunlar hep başka başka haftaların konusu olsun.
Geçen haftaki kumaşımla yan yana da fotoğraflamalıydım yoksa içim rahat etmezdi 🙂
Kumaş boyamaların çok güzel olmuş, inan geçen haftadan beri her şeye boyanacak gözüyle bakıyorum. Ne yapsam, ne kullansam, hangi şekli oysam, ne renk kullansam diye araştırıp duruyorum. Bir başlayamadım!
Hemen yazmalıyım. Birincisi ben bu robot damgayı gördüğüm an çok sevmiştim. Böyle yanyana farklı renklerle harika olmuş. İkincisi sarı benim en sevdiğim renk, çünkü güneş rengi, iyi ki sıçramış 🙂 Üçüncüsü pelit nedir? 🙂 Bir de ben de doğal bitkilerle kumaş boyamak için biraz bakınıyorum. Birkaç liste bulmuştum, buraya ekliyorum. Kırmızı & pembe: turp, pancar, tüm kırmızı meyveler (çilek ve böğürtlen ailesi); mavi & mor: kırmızı lahana, üzüm; yeşil: enginar, ıspanak; turuncu: sarı soğan kabuğu, havuç; sarı: limon ve portakal kabuğu; gri& siyah: sumak yaprakları, ceviz; kahverengi: kaynamış palamut, kahve çekirdeği, ceviz. En merak ettiğim siyah ceviz boyası. Yılbaşında pamuklu kumaş üzerine geleneksel yöntemlerle ahşap baskı yapan bir ustanın belgeselini izledim. Boya formülünü oturtmak için uzun zaman uğraşmış. Bir de mavi renk için (kot rengi) indigo diye bir bitki var. Türkçesi nedir bitkinin bilmiyorum ama sanki evde yetişecek bir şeye benziyor. Gelsin yeni deneyler…
ilk iki madde için söyleyebileceğim şey sevindim o zaman olacak 🙂
üçüncü maddeye cevabım ise palamut, meşe palamuduna bizim oralarda pelit denir kuzinede pişirilip yenir ve başlığı ile birlikte ceviz yaprakları ve cevizlerin yeşil kabuğu kullanılarak kaynatılıp boya yapılır daha doğrusu tüm bunlar yapılır dı annemle yaşıt olanlar bile unutmuştur kesin şükürler olsun ki anneannemden miras bir fil hafızam var.
bu reçeteleri bende bulmuştum ancak kaynayınca çıkan renk çok güzel olurken kumaşta kalıcılık sağlamak oldukça güç.
indigoyu bende çok beğeniyorum hatta instagramdanda izlediğim hesaplar var shibori yapmalıyız ama daha biraz yol almak gerek
yorum yaptığınızda sesimi duyduğunuzu anlıyor ve çok mutlu oluyorum. yorum göndermekte sıkıntı yaşıyorsanız bilgisayarınızdan internet çerezlerinizi temizlediğinizde sorunun çözülmüş olduğunu göreceksiniz. mail adresinizi sadece ben görüyorum, adınızı doğru yazmak zorunda değilsiniz hatta yazmak zorunda değilsiniz ama sizi tanımamı isterseniz doğru yazmalısınız, yorum yapmak için bir blog sahibi olmak zorunda değilsiniz o alanları boş bırakarak da yorum yapabiliyorsunuz. daha ne duruyorsunuz? sesinizi duyurun bana.
Kumaş boyamaların çok güzel olmuş, inan geçen haftadan beri her şeye boyanacak gözüyle bakıyorum. Ne yapsam, ne kullansam, hangi şekli oysam, ne renk kullansam diye araştırıp duruyorum. Bir başlayamadım!
BeğenBeğen
Hemen yazmalıyım. Birincisi ben bu robot damgayı gördüğüm an çok sevmiştim. Böyle yanyana farklı renklerle harika olmuş. İkincisi sarı benim en sevdiğim renk, çünkü güneş rengi, iyi ki sıçramış 🙂 Üçüncüsü pelit nedir? 🙂 Bir de ben de doğal bitkilerle kumaş boyamak için biraz bakınıyorum. Birkaç liste bulmuştum, buraya ekliyorum. Kırmızı & pembe: turp, pancar, tüm kırmızı meyveler (çilek ve böğürtlen ailesi); mavi & mor: kırmızı lahana, üzüm; yeşil: enginar, ıspanak; turuncu: sarı soğan kabuğu, havuç; sarı: limon ve portakal kabuğu; gri& siyah: sumak yaprakları, ceviz; kahverengi: kaynamış palamut, kahve çekirdeği, ceviz. En merak ettiğim siyah ceviz boyası. Yılbaşında pamuklu kumaş üzerine geleneksel yöntemlerle ahşap baskı yapan bir ustanın belgeselini izledim. Boya formülünü oturtmak için uzun zaman uğraşmış. Bir de mavi renk için (kot rengi) indigo diye bir bitki var. Türkçesi nedir bitkinin bilmiyorum ama sanki evde yetişecek bir şeye benziyor. Gelsin yeni deneyler…
BeğenBeğen
Eline sağlık çok tatlı olmuşlşşşş değişik orjinal Süpersin pancar suyuda süper bir renkkk
BeğenBeğen
Ananaslı şimdilik nambır van 🙂
BeğenBeğen
ananas baskısını bu hafta planladığım gibi kullanabilirsm nambır van yine ananas olurken kumaş değişecek ama tabi becerebilirsem 🙂
BeğenBeğen
çok teşekkür ederim, mahcup oldum. bende bayılıyorum turşu yaparken çıkan o nefis renge
BeğenBeğen
ilk iki madde için söyleyebileceğim şey sevindim o zaman olacak 🙂
üçüncü maddeye cevabım ise palamut, meşe palamuduna bizim oralarda pelit denir kuzinede pişirilip yenir ve başlığı ile birlikte ceviz yaprakları ve cevizlerin yeşil kabuğu kullanılarak kaynatılıp boya yapılır daha doğrusu tüm bunlar yapılır dı annemle yaşıt olanlar bile unutmuştur kesin şükürler olsun ki anneannemden miras bir fil hafızam var.
bu reçeteleri bende bulmuştum ancak kaynayınca çıkan renk çok güzel olurken kumaşta kalıcılık sağlamak oldukça güç.
indigoyu bende çok beğeniyorum hatta instagramdanda izlediğim hesaplar var shibori yapmalıyız ama daha biraz yol almak gerek
BeğenBeğen
en iyisi paldır küldür dalmak 🙂
BeğenBeğen
Harikasınız,kalıp oyup desen basma işinize bayıldım valla,ellerinize sağlık
BeğenBeğen
çok teşekkür ederim. bir deneyin sizde, diktiklerinizi kendi desenlerinizle süslemeye bayılacaksınız
BeğenBeğen
Geri bildirim: Yamalı, Baskılı, Keten Çanta | ornitorenk handmade